Hartz4 vatandaş parası oluyor
2002 yılında Schröder hükümetinin iş piyasasında yapılacak değişiklikler için oluşturduğu çalışma grubunun başkanlığını yapan Peter Hartz’ın kendi ismini verdiği Hartz4, işsizlik parası alma süresini radikal bir şekilde kısaltan Schröder hükümetinin, kira, kalorifer, elektrik ve hastalık sigortasını üstlendikten sonra, vatandaşının cebine koyduğu aylık 450 Euro harçlıktı. Yalnız bu yardımı alabilmek için elinizde avucunuz da ne varsa harcayacaktınız. Aile fertlerinin sayısına göre büyüklüğü önceden belirlenmiş evlere taşınacaktınız. Yan geliriniz cep harçlığından düşülecekti. Belirli süreler de öngörülen sayıda iş aradığınızı belgelerle ispat edecektiniz. Nedensiz olarak iş kurumunun randevularına gitmemek, sizin için bulduğu işlerde çalışmayı kabul etmemek de bazı kısıtlamalar getiriyordu.
Koalisyonun sosyal demokrat çalışma bakanı Hartz4 isminin Bürgergeld (vatandaş parası) olarak değiştirileceğini, aylık harçlığa 52 Euro zam yapılacağını açıkladı. 50 yaşının altında işsiz kalanlar bir yıl, üstündekiler de 24 ay, maaşlarının %70’i kadar işsizlik parasını bitirdikten sonra, tekrar iş bulana kadar Hartz4 yeni adıyla vatandaşlık parası alıyorlar. Yeni sistem zor günler için bir kenara konulmuş olanların da harcanmasını şart koşmuyor. Hartz4 alabilmek için önce herşeyini satıp tamtakır olacaktın, 5 Kuruş (Cent) alabilmek için! Vatandaş parası hak sahibi; 15 yaşını bitiren ve ikameti Almanya’da olan alman ve bütün dünya vatandaşları!
Değişikliğe komşumun yorumu: Devlet benim kiramı, kaloriferimi, elektriğimi ve hastalık sigortamı ödeyip, cebime de 500 Euro harçlık koyarsa, ben sadece ek kazanç için çalışırım, eğer severek çalıştığım ve çok kazandığım bir işim yok ise! Banka müdürü, severek çalışıyor, kazancı iyi olmalı!
Corona verileri tekrar yükselmeğe başladı. Hükümet sonbahar da pozitif sayısında, normal yaşamı tehlikeye düşürebilecek gelişmeler olduğun da, maske zorunluluğu başta olmak üzere, çeşitli kısıtlamaları tekrar hayata geçirme yetkisinin süresini uzattı. Pandemi başlangıcından bu yana, kısa mesaiye geçen işçilerin maaşlarını üstlenerek, hem insanların işsiz kalmasını, hem de firmaların kapanmasını önledi. Yıl sonunda süresi bitecek olan bu yardımın da pandemi ve yüksek enflasyon etkisini kaybedene kadar yürürlükte kalması kararı alındı. Şimdiye kadar pandeminin getirdiği yükü azaltmak için vatandaşa iki paket ile yapılan yardımın tutarı 365 milyar Euro. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla başlayan ve başta Almanya olmak üzere Avrupa’ya verilen gazın kesilmesiyle yükseklere tırmanan enflasyonun fiyatlara yansıyan yükünü azaltmak için, 65 milyar Euro’luk üçüncü yardım paketi hazırladı. Memlekette ki ve komşulardaki enflasyon oranlarına bir bakalım: Fransa 6.6 – Malta 7.0 – Finlandiya 7.9. Kıta da ki en yüksek enflasyon 25.2 – 21.4 – 21.1 olarak sırasıyla Estonya, Letonya ve Litvanya’da. Almanya’nın enflasyon oranı %8.8. Başbakan Scholz işverenlere çalışanlarına 3000 Euro yardım çağrısı yaptı. Devlet bu paradan vergi almayacak. Önümüzdeki günlerde hükümetin çok yükselen doğalgaz fiyatına tavan getirmeyi, fiyatı sabitlemeyi, bir yerlerde dondurmayı gündemine getirmesi bekleniyor! Gaz depoları %90 dolmuş olsa da, üretimde çok yüksek enerji kullanan memlekette üretimini sürdüren üç atom santralini kapatma kararı, koalisyonun yeşil ortağının hanesine yazılıyor olsa da, hiç sağlıklı değil. Neymiş efendim; atom santrallerinde üretilen enerji, yenilenebilirlerin yollarını kapatırmış! Hükümetin gündemin de CO2’yi (Karbondioxid) yerin altında depolama da var! Norveç’in yıllardır uyguladığı ve neredeyse Avrupa kıtasındaki Karbondioxid’in tamamını Baltık Denizi’nin altına depolama kapasitesine ulaştığı belirtilen, Carbon Capture Storage sistemiyle, Almanya’nın 15.5 milyar ton CO2’yi depolayabileceği, düşünülürse, günümüzdeki yıllık verilere göre memleket havası 23 yıl temiz kalacak demektir! Tabi ki kesin çözüm değil! Sosyal demokrat savunma bakanı hanım tatbikat izlemeğe gittiği askeri helikoptere sevgili oğlunu da alınca, ücretini ödemiş olsa da, mahkeme de! Aynı partinin Coronaya yakalanan memleketin sağlık bakanının, on günlük isolasyon süresini bitirmeden, altıncı günde kabine toplantısına katıldığı ortaya çıkınca, vatandaşlar kanunlar herkes için aynıdır kuralıyla, mesleği doktorluk olan Lauterbach efendiyi mahkemeye verdiler. Sonucu merakla bekliyoruz
İnsanlar için çalışmanın ne kadar önemli olduğunu gün be gün yaşıyoruz: Saat 05:30’da işe giderken, yağmur da, karanlıkta, soğukta, rüzgar da yaşı sekseni atlamış Hildegart hanımı evlere, marketlerin, mobilya ve beyaz eşya satan mağazaların prospekterlerini dağıtırken görmek, yine gün ortasın saçları gibi bembeyaz seksen bin Euro’luk mercedesiyle, belediyemizin haftalık dergisini dağıtan emekli Richard’la karşılaşmak yaşamımızın standartları! Ne Hildegart Teyze’nin ne de Richard efendinin maddi sıkıntısı var; onlar çalışmanın kendileri için bir yaşam taşı olduğunu belirtiyorlar. Richard Mercedes’ini köye gelmek için kullanıyor, dergiyi yürüyerek posta kutularına atıyor. Spor Mercedesi olan bir vatandaşın ayda 30 – 40 Euro kazanabileceği bir işi yapıyor olması, toplumun dışına düşen bir görüntü oluşturmuyor. Aynısı küçük vatandaşlar da için geçerli. Yeni vatandaş parası sistemin de, Hartz4’de uygulanan, aile bireylerinin kazancının, devletin yaptığı yardımlardan düşülmesi yaptırımındanda vazgeçildi. Bunun anlamı; işsiz alilerin çocukları da gazete, prospekt dağıtarak, veya başka bir iş yaparak, ailelerinin kazancına dokunmadan, harçlıklarını kazanabilecekler! Çevremiz de konu hakkında düşüncelerini öğrenebileceğimiz bir işsiz aile ferdi bulamadık ama küçük yaşlar da bu işi yapmış olan Hermann’ın sözleri, çocukların yaşamında bu çalışmanın ne kadar değerli ve önemli olduğunun resmini önümüze koydu: „Ben dört yıl boyunca her hafta, kar da kıyamet de, az bir para karşılığı gazete dağıttım. Harçlığıma katkıda bulunmak, kendim para kazanmak ve o parayı istediğim yere harcamak, benim için çok değerliydi.“